ABD Senatosu ile Temsilciler Meclisindeki Cumhuriyetçi ve Demokrat isimlerin bir araya gelerek sundukları “Tayvan Temsilcilik Ofisi Yasası” adlı tasarıda, Washington’daki “Taipei Ekonomik ve Kültürel Temsil Ofisi’nin” isminin “Tayvan’ın Washington Temsilciliği” olarak değiştirilmesi öngörülüyor.
Tasarının destekçilerinden Senato Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Bob Menendez, yaptığı yazılı açıklamada, “Daha önce benzeri görülmemiş uluslararası gerginliğin yaşandığı ve Pekin’in Tayvan’a sürekli baskı yaptığı bir dönemde, bu önemli yasa tasarısı ABD’in Tayvan’a kritik desteğinin bir göstergesidir.” ifadesini kullandı.
Taipei yönetimi ile resmi olmayan diplomatik ilişkileri bulunan ABD, Tayvan’ın önemli silah sağlayıcısı konumunda. Çin’in saldırması halinde, Tayvan’ı savunacaklarını açıklayan ABD Başkanı Biden, “Bunu yapma taahhüdümüz var” demişti.
Çin’de İkinci Dünya Savaşı’nın ardından çıkan iç savaşta Mao Zedong liderliğindeki Çin Komünist Partisinin (ÇKP) 1949’da iktidarı ele geçirmesi ve Çin Halk Cumhuriyeti’nin kuruluşunu ilan etmesi üzerine Çan Kayşek liderliğindeki Çin Milliyetçi Partisi (Kuomintag) üyeleri, Tayvan’a yerleşip 1912’de kurulan “Çin Cumhuriyeti” iktidarının Ada’da devam ettiğini ileri sürerek bağımsızlık ilan etmişti.
Bu girişim Çin tarafından kabul edilmese de Tayvan temsilcileri, 1971’e kadar Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Çin’i temsil etmişti. 1950’ler ve 1960’larda çok sayıda ülkenin diplomatik ilişki tercihini Çin Cumhuriyeti’nden Çin Halk Cumhuriyeti’ne çevirmesinin ardından 1971’de BM Genel Kurulunda yapılan oylamada Pekin hükümetinin Çin’in tek meşru temsilcisi kabul edilmesiyle Tayvan’ın uluslararası örgütlerdeki konumu belirsiz hale gelmişti.
Pekin yönetimi, “Tek Çin” ilkesini benimseyerek Tayvan’ın kendi topraklarının parçası olduğunu savunuyor. Çin, boğaz ve çevresindeki askeri varlığının yanı sıra Tayvan’ın dünya ülkeleriyle müstakil diplomatik ilişkiler kurmasına, BM’de ve diğer uluslararası kuruluşlarda temsil edilmesine karşı çıkıyor.